Çene Eklemi Sorunları ve Ortodonti

Temporomandibular ağrı ve disfonksiyon (TMD septomları), ortodontik tedavi altındaki çocuklarda nadiren görülür, fakat TMD ortodontik tedavi düşünen bazı yetişkinler için belirgin bir motivasyon faktörü olabilir. Dişlerin kapanış ilişkisi ile TMD semptomları arasındaki ilişki oldukça tartışmalıdır, ve bu durumu objektif olarak orta derecede görmek önemlidir. Ortodontik tedavi bazen TMD ( çene eklemi) problemleri olan hastalara yardımcı olabilir, fakat onun bu problemleri düzelteceğine güvenilmemelidir. Yani ekmem sorunu olan ki bu diş ses takılma ağrı olan aynı zamanda da ortodontik bir kapanış sorunu olan hastalarda ortodontik tedavi ile kapanışının düzeltilmesi eklem sorunlarını da düzelteceği anlamına gelmez.

TMD semptomlu hastalar iki ana gruba ayrılabilir: ilki intra-artiküler diskin harabiyeti veya yer değiştirme içeren internal eklem patolojileri; ikincisi esasen kaslarda orjin alan semptomlar, ki bunlar kaslarda spazma ve yorgunluğa yol açabilir. Diagnostik olarak çoğu hasta için ayırım zordur, çünkü kas ağrısı ve eklem patolojisi bir arada olabilir. Bununla birlikte, ortodontik yani diş teli tedavi düşünüldüğünde ayırım yapmak önemlidir. Sadece ortodontik tedavinin, internal çene problemleri veya nonmuskuler kaynaklı ağrıya sahip hastalarda belirgin şekilde faydalı olması olası değildir.

Çoğumuzda yaşlandıkça dejeneratif eklem hastalıklarının bazı semptomları gelişir ve bazen çene ekleminde internal dejeneratif değişiklikleri görmek şaşırtıcı değildir. Artrit ile ilişkili temporomandibular (TM) eklemin, vücudundaki diğer eklemlerde artritik değişiklikler bulunan hastalarda, TMD semptomlarının nedeni olması oldukça olasıdır. Kas ağrısı ve kas spazmının bir komponenti, sadece TM eklem bölgesinde semptomları var olan bireylerden şüphelenilmesidir, radyograflar eklemin moderate arthritic dejenerasyonunu gösterse bile.

Diskin yer değiştirmesi çok sayıda nedenden meydana gelir . Bir olasılık ekleme gelen travmadır, böylece lateral pterigoid kasa karşı direnen ligamentler uzar ve yırtılır. Bu durumda, kas çekimi diski, mandibular kondilin geniş açma sırasında yaptığı gibi, ileri hareket ettirir, fakat çene kapanırken ligamentler diski uygun konumuna geri getiremezler. Sonuç açılma ve kapanma sırasında bir clicktir, hasta açarken disk kondil başı üzerinde konumlanırsa pop?dur, fakat kapanmada anterior olarak yer değiştirir.

Click ve semptomlar düzeltilebilir, eğer oklüzal splint kullanımı ile kapanma displacement?ın meydana geldiği noktanın ötesinde engellenir ise. Sonuç, hastanın ağrılarını dindirir ve diş hekimi ya restoratif yada ortodontik tedavi ile fasial vertikal boyutu arttırır. Bununla birlikte, disk displacement?ını kontrol etmek için tüm posterior dişlerin ortodontik olarak uzatılması bir tedavi prosedürü değildir. Sık sık, semptomları splint ile kontrol altına alınmış hastalar majör oklüzal değişikliklere gerek olmaksızın redüksiyonu veya removal?ı tolere edebilir. Genel bir kural olarak, disk displacement?ının yürütülmesi ortodontik tedaviden daha iyidir.

Myofasial ağrı, kaslar yorulduğunda ve spazm eğiliminde olduklarında gelişir. Bunun normal oklüzal fonksiyon sırasında uzamış çene kaslarının aşırı çalışmasıyla oluşması neredeyse imkânsızdır. Myofasial ağrı oluşturmak için, hasta dişlerini gün boyunca bir çok saat sıkmalı veya gıcırdatmalıdır, tahminen strese cevap olarak. Bireylerin strese cevaplarında farklı yollarda büyük değişiklikler görülür, ya organ sisteminde gerginlik hissedebilir ( ülserleşmiş kolon ve nadiren TMD semptomları gelişebilir) ya da semptomlar görülmeden önce semptomlar tolere edilebilir ( gergin bireylerde stres ile ilgili semptomlar gelişebilir). Bu nedenle, her hangi bir derecedeki oklüzal uyumsuzlukların TMD semptomlarına yol açacağını söylemek imkansızıdır.

Bazı tip oklüzal uyuşmazlıkların hastayı diş sıkma veya gıcırdatmaya yaklaştırdığını ve bununda TMD semptomlarının gelişmesine yol açabileceğini göstermek mümkündür, mantıklı hastalarda oklüzyonun değiştirilmesi ile bu problemlerin kontrolüne yardımcı olunabilir. Bununla birlikte, myofasial ağrının iki nedenle oluştuğu akılda tutulmalıdır: oklüzal uyumsuzluk ve dişlerin sıkılması veya gıcırdatılması. Belki TMD?nin ana nedeninin maloklüzyon olduğu konusundaki tartışma, genel popülasyondaki aşırı şiddetli maloklüzyona sahip hastaların çoğunda TMD?nin yaygın olmamasına dayanmaktadır.

Bu perspektiften bakıldığında, myofasial ağrı semptomlarında göz önüne alınabilecek 3 yaklaşım vardır: stres miktarının azaltılması; hastanın strese reaksiyonunun azaltılması; veya oklüzal ilişkinin geliştirilmesi böylece hasta yaralanmaya karşı daha kuvvetlendirilmiş olur. Ankara, İstanbul gibi stres yüklü büyük şehirlerden taşınmakta bir çözüm olabilir. Espri bir yana oklüzyonun ya restoratif dental işlemlerle ya da ortodontik tedavi ile zorlanarak değiştirilmesi, sadece stres-kontrolü ve stres-adaptasyonunun başarılamadığında mantıklıdır. Bu durumda, ortodontik tedavi oklüzyonu değiştirir böylece hasta parafonksiyonel aktiviteleri daha iyi tolere edebilir (bazı örneklerde çenelerin repozisyonlanması için ortognatik cerrahiyi içerir).

Bir dönem TMD?nin aslında tüm hastalarda ilerleyen bir problem olduğu düşünüldü. Şimdi çoğu vakada, problemlerin zaman içinde tedavi olsun veya olmasın yavaş yavaş çözüldüğü açıktır. TMD semptomların pik yaptığı yaş erken otuzlu yaşlardır bundan daha sonra büyük oranda azalır. Bu yetişkin ortodontik tedavisinde TMD problemlerinin çözümünde dikkate alınması gereken başka bir nedendir. Çözüm için yüz de yüz ortodontik tedavi garanti vermese de uygun dişsel ilişki ve çene kapanışının ekleme gelecek istenmeyen kuvvetleri de azaltacağı bir gerçektir.

Kaynak: Proffit